Merhabalar bugün sizlere zaman zaman karşılaştığımız tedirgin çocuklardan söz etmek istiyorum. Tedirgin çocuklar deyince aklımıza neler geliyor? Topluma dahil olmak istemeyen, kendi halinde takılan, sosyalleşmekten kaçan, kalabalığa giremeyen, parktaki araçlara binmeyen, tırmanıp kayarken panikleyen, dokunulmaktan ya da dokunmaktan fazla rahatsız olan, farklı ortamlarda tedirgin hisseden, bildiği çevrede bile anne/babaya yapışık oturan, çabuk korkan, çabuk ağlayan çocuklar.
Peki bu durumların ortak noktası ne diye bakacak olursak. Aslında tümünde çocuğun gerçekten rahatsız olması veya rahatsız olacağını düşünmesi yer alıyor.
Bu gibi durumlar bize ne düşündürmeli?
Bulunduğu ortamdan, giydiği kazaktan, ortamın ışığından, sokaktan gelen seslerden normalden fazla düzeyde rahatsız olan çocuklarda hassasiyet aklımıza gelir. Bu hassasiyet aslında bir duyusal işlemleme ve modülasyon problemini yansıtabilmektedir.
Örneğin bir köpek havlaması, bir anda açılan elektrikli süpürge sesi, bir korna sesi ya da bir anda çalışan buzdolabı çocuğu çok korkutuyor ve tedirgin ediyorsa bu durum işitsel bir işlemleme ve modülasyon problemini işaret edebilir. İşitsel duyu eşiğinin normalden aşağıda olması halinde, herhangi bir insana normal gelen bir ses bu çocuk için büyük bir gürültü gibi işitilir.
Başka bir örnek verecek olursak; salıncağa binip hızlanınca panikleyen, kucağa alıp havaya kaldırınca ağlayan, etrafa panikle bakışlar atan bir çocuk için vestibüler duyusal işlemleme problemi akla gelebilir. Bu durum da benzer şekilde vestibüler duyu eşiğinin normalden aşağıda olabileceğini akla getirir.
Öyleyse bu durumlarda biz ne yapalım diyen ebeveynler, eğer çocuğunuzda bu gibi aşırı tedirginlik ve hassasiyetle karşılaştıysanız hiç vakit kaybetmeden bir ergoterapiste danışıp, durumun tespiti ve müdahalesi için detaylı değerlendirme talep edebilirsiniz.
Sağlıklı günler...
Büşra Sipahi
Ergoterapist
