İş yaşamında, zaman zaman aslında hepimizin yaşadığı duygusallıklar dünyasından kaynaklanan problemler oldukça sık yaşanıyor. Sebebine baktığımız zaman sosyal – duygusal açıdan zayıf olan kişiler iş yaşamında daha çok zorlanıyor. Fakat bizler, bu gibi sıkıntıların üstesinden gelebilmek için kalbimizin sesini dinlemek konusunda hiç eğitim almadık. Öncelikle; bir birey olarak, kişilerin kendini tanıması, kendi yaşadığı duyguların farkında olması ve yaşadığı bu duyguları, her ne ise, yönetebiliyor olması bunun akabinde yaşadığı öfkeyi, kızgınlığı ile başa çıkabilmesi, bunun sonucunda da kendi motivasyonunu sağlayarak, diğerlerini de anlaması, iş yaşamında en çok ihtiyaç duyulan becerilerden birisidir. İşte bu becerilere sahip olunduğu zaman, iş yaşamında ortaya çıkan problemlere de çözüm bulunması muhtemel oluyor.
Duygusal zekâyı kullanabilmek de bir sanattır!
Etrafınızda görüyorsunuz! Zeki ama başarısız kişiler… Bu bireyler oldukça yüksek zekâya sahip oldukları halde, doğru yerde ve doğru şekilde davranışlar sergileyemedikleri için yaşamları boyunca hep kaybetmişlerdir. Bundan da şunu çıkarabiliriz ki başarılı olmak için IQ değerinin yüksek olması başarılı olmaya yetmiyor. Duygusal zekânın da yüksek olması önemli bir yer tutuyor.
Peki, duygusal zekâyı nasıl güçlendirebiliriz?
ÇÖZÜM: NNB: NE ZAMAN, NE YAPABİLECEĞİNİ BİLMEK
Bunu, bu yazımda kısa açıklayacağım. Etrafındaki insanlarla iyi iletişim kurmaya çalışmak, yukarda da bahsettiğim gibi NNB (ne zaman ne yapacağını bilmek) ve karşısına çıkan fırsatları güzel değerlendirmek, kendisine olumlu bir amaç koyarak o yönde ilerleyebilmek, kararlı olarak karşısına çıkan büyük engellerden minimum düzeyde etkilenmeyi başardığı zaman duygusal güce de ulaşıyor. Bu nokta da önemli olan tüm bunlar için niteliksel beceri kazanırken, önüne çıkan krizleri de ne derecede fırsata çevirebiliyorsa, başarı merdivenlerini de bir o kadar hızlı tırmanıyor demektirç
Derya Oğuz Sarıalp
Uzman Klinik Psikolog
