Çocukların kemik gelişiminin sağlıklı olabilmesi için iyi beslenerek başta D vitamini olmak üzere tüm vitaminlerden yeterince alması ve egzersiz yapması önemlidir.
Kemik Gelişimi
Kemik gelişimi doğum öncesi, doğum sonrası (yenidoğan), çocukluk, ergenlik ve yaşlılık olarak 5 kısımda incelenir.
- Doğumdan önce: Anne karnında geçen 40 haftalık süreçte hızlı bir gelişimle, uzun kemiklerde kemikleşme merkezlerinin oluşumu gerçekleşir. 8.haftaya gelindiğinde kemiklerde sertleşme olur ve 10. haftaya gelindiğinde kemik gelişimi devam eder.
- Doğum Sonrası Yeni Doğan: Doğumdan sonra bebeğin kafatası orantısal olarak büyük, yüz iskeleti ise küçüktür.Kafatasının üst tarafındaki kemikler birbirleriyle fibröz bağlarla bağlıdır. Kafatasında fibröz bağların oluşturduğu dört adet bıngıldak, frontanel gibi kesişme noktaları vardır. Omurgaları yetişkin bireylere göre daha esnek ve elastiktir. Bu aşamada omurgada tek eğri bulunur. Yetişkinlerde bu eğri sayısı iki tanedir. Göğüs kafesinin alt kısmı daha çıkıntılı, kaburgalar yetişkinlere göre daha horizantaldir. El bileğinde olan kemikler daha kıkırdak yapıdadır. Yeni doğanda pelvis oldukça küçüktür. Kemik yapıları tam olarak kemikleşmemiş, uçları kıkırdak yapıdadır. Bebeklerde dişlerin çıkması, yüzdeki yüksekliği arttırır. Bebeğin başını tutmaya başlamasıyla, omurgada olan tek eğriliğe, ikinci eğrilik ilave olur. Yürümeye başladıktan sonra, lumbal bölgede arkaya doğru iç bükey eğrilik oluşmaya başlar. Bebeğin yürümeye başlamasıyla, ayak tabanları yere paralel konuma gelir.
- Çocukluk Dönemi: Bebeklik döneminde yavaşlamaya başlayan kemik gelişimi 6. Yaşta yeniden hızlanır ve 8. yaşta duraklamaya girer. Kafatası öncesine göre daha az büyüme gösterir. Kemiklerin gelişmesi arttığı için, kafatasının vücuda oranı dengelenir. Yüzdeki büyüme süt dişlerinin yerini, kalıcı dişlerin alması, sinüslerin oluşması ve büyümesiyle gelişim gösterir. Kollar ve bacaklar gövdeden, gövde kafatasından daha fazla büyüme gösterir. Bebekken silindirik yapıda olan gövde, bu çağda eliptik yapıya dönüşür
Kemik gelişimi neden önemlidir ?
Çocukluk ve ergenlik döneminde kemik gelişiminin en iyi dereceye ulaşması ileri yaşlarda kemik erimesi hastalığı (osteoporoz) riskini azaltır.Doruk kemik kütlesi dediğimiz kemiklerin olabileceği en iyi kuvvete ulaşması çocukları ileriki yaşta bir tehdit unsuru olabilecek kırıklar,omurga eğrilikleri ve ağrılara karşı daha dayanıklı yapar. Yaşamın erken döneminde iyi beslenme ve fizik aktivite alışkanlıklarının oluşması ve erişkin dönemde bunun devamının sağlanması, çocuğun ileride osteoporoz geliştiren yetişkinlerden olmayacağının göstergesidir.
Sağlıklı kemikler için hangi egzersiz idealdir?
Bir çocuğun sağlıklı kemik yapısına sahip olabilmesi için normal çocukluk çağı aktiviteleri yeterlidir. Çocuğun günlük aktivitelerini kısıtlamamak, oyun arkadaşları ile serbest hareket etmesine izin vermek hem kemik gelişimini güçlendirir, hem de sosyal iletişimini. Ayrıca açık havada sabah ya da öğleden sonra güneşten günde en az 30 dakika faydalandırmak D vitamini ihtiyaçlarını karşılar. Öte yandan erken yaşta yapılan sporun da kemik gelişimine olan faydası vardır ancak burada ağır olmayan sporların tercih edilmesi gerekir.
Kemik gelişimi için 30 dakika güneş banyosu
Çocuklarda sağlıklı kemik gelişimi için alınması gereken en önemli vitamin D vitaminidir. D vitamini direkt güneş ışığından alınabilir. Bebeklerde damla şeklinde takviye olarak da kullanılabilir. Kemik gelişiminde bunun dışındaki diğer tüm vitaminler ancak yardımcı rol oynar. Anne ve babaların şunu unutmaması gerekir: Bebeklerde ve çocuklarda dengeli beslenme tüm vitaminlerin ve özellikle D vitaminin düzenli alınması açısından son derece önemlidir.
Çocuğunuza dik durma alışkanlığı kazandırın
Duruş bozukluğu çocuklukta başlar ve zamanla ilerler. Özellikle ergenlik döneminde kız çocuklarında belirgin olarak daha fazla görülür. Kızların erkeklere göre daha kısa sürede ve daha hızlı büyümeleri bunda rol oynar. Eğer omurgadaki eğrilik zamanında fark edilmezse kemik eğriliğinin önüne geçmek mümkün olamayabilir. Ağır çanta taşımak ya da eğilerek ders çalışmak gibi hatalı davranışlar, omurgasında doğuştan bir problem olmayan bir çocukta bile kamburluğa yol açabilir. Çocuklara kazandırılan duruş alışkanlıkları ileride oluşabilecek problemlerin engellemesinde çok önemli bir rol oynar. Özellikle kız çocuklarının duruşları, ileride hamileliklerini ve doğumlarını bile etkileyebilir. Tedavilere erken başlanması bu açıdan önemlidir.
Çocuğunuzdaki omurga eğriliğini nasıl anlarsınız?
Çocugunuzda omurga eğriliği olup olmadığını bazı durumlara dikkat ederek anlayabilirsiniz:
- Çocuğun omuzlarının yüksekliğinin eşit olmaması.
- Pantolon giyerken belinin asimetrik durması.
- Göğüslerinin aynı düzeyde olmaması.
- Kürek kemiklerinden birinin ötekine göre daha belirgin olması, özellikle de öne doğru eğildiğinde sırtının bir tarafının kambur durması.
Miray Okumuş
Fizyoterapist