FİRMA KAYIT
Geri Bildirim
Süper Kahraman Emeklisi Çocuklar
Süper Kahraman Emeklisi Çocuklar

Süper Kahraman Emeklisi Çocuklar

935

Geçmişte ya da gelecekte her daim herkesin kısa ya da uzun sürecek bir süper kahramanlık dönemi mutlaka olmuştur ve olmaya devam edecektir.

( Bu süper kahramanlık; saltanat ile ebeveynlerden çocuklarına mı geçiyor? )

Sağlıklı olarak dünyaya gelen beyinler; öğrenmek, bilmek, bilinenlerin teoride ya da uygulamada  kullanmanın yarattığı haz ile sağlıklı kalmaya devam etme sürecindeki davranışsal, bilişsel örüntüler ile farklı yaşamlar inşa ederek  tüm hayatı var ederler.

İşte tam da ;  ‘’bu hayatı var etme süreci’’ çocuk beyninin şekillenmesi ile başlıyor. Bu anlamda çocuk beyni, tam anlamıyla aktivite yuvasıdır. Çocuğun hayatında rol alarak bu aktivite yuvasını destekleyen her birey beyninin bir aktivite yuvası olarak kalması yönünde sağlam adımlar atmaya başlamış demektir.

Yuva demişken yuva ve kreş çağı çocuklarını gözlemleyiniz.Özellikle soru sormayı öğrendikleri o ilk zamanlar ,ebeveynler gün boyunca çok ilginç bir sürü soru ile karşı karşıya kalırlar.Bu dönemde çocuk ebeveynlerin verdiği cevapla hiç ilgilenmez aslında. (Bu kısım yanlış anlaşılmasın. Her çocuk mutlaka uygun şekilde yanıtlanmalı) Asıl mesele;çocuk soru sormayı öğrenmiştir ve bu onun ‘’dünyaya dair her şeyi öğrenebilirim’’ e dair attığı ilk adımlardır.

Yeni öğrendikleri her şeyi saatlerce abartılı bir şekilde tekrarlayan bu minik insanların neden böyle davrandıklarını merak ediyor musunuz ?

Çünkü bebeklik döneminde  fiziksel,sosyal ve duygusal  ihtiyaçları giderilince duyulan hazzın yerini bambaşka bir haz almıştır.

İşte bu haz; çocuğun kendisine ait bir zihni ve bu zihnin kontrolunun kendisinde olduğunu öğrenmiş olmanın yarattığı haz ile vücutlarındaki nörotransmitter (kimyasal ileticiler) miktarını belirgin bir şekilde tavana sıçratmıştır. Çocukların bu dönemlerde (3 ile 6 yaş arası)  bu nörotransmitterlerin etkisiyle kendilerini süper kahraman sanmaları gayet normal….

Bir çok ebeveyn süper kahramanlık etkisiyle kendisine zarar veren çocuk sayısının azımsanmayacak düzeyde olduğunun farkındaysa çocuklarının bu hazzı yaşamalarını farkında olmayarak engeller ve kendileri de farkında olmayarak çocuklarına  aşırı koruyucu tutum geliştirirler. Bu tutumdan dolayı baskılanan çocukların her anlamdaki hareketi, merakları engellenir ve çocuklar çok ciddi hayal kırıklığı yaşayarak süper kahramanlıktan mecburi emekli edilir. Bu erken emekliliğin çocuk beynindeki etkileri özetle şu şekilde sıralanabilir:

Merak ve öğrenme güdüsü olan çocuk baskılandığında; bellek ve öğrenme ile ilgili asetilkolin denilen nörotransmitter salgısı azalır.

Denge, fiziksel ve motor becerilerle ilgili alanlarda baskılanan çocuklarda bir zaman sonra dopamin miktarı değişir.

Ebeveynin katı inadı ile savaşmaktan yılgın düşen çocuklarda iştahın azalması ve ruh halinin bozulmasına sebep olan serotonin miktarı da değişir.

Özetle; doğru miktarda ve doğru zamanlarda, doğru düzeydeki nörotransmitterler iyi işleyen bir beyin için kritik öneme sahiptir.

Çocuklarınızın süperkahramanlığını kabullenerek bu konuda sabırlı olun; çünkü çocuklarınızın süper kahramanlıktan kendi istekleri ile emekli olmaları çok uzun sürmüyor.


Nörobilim Uzmanı Eğitimci