1.POLİKİSTİK OVER SENDROMU NEDİR?
Polikistik over sendromu (PKOS), santral sinir sistemi, hipofiz, overler, adrenal bezler ve ekstra glandüler dokular arasında etkileşimlerin bozulmasına bağlı olarak, üretken yaşamın herhangi bir döneminde sıklıkla ortaya çıkabilen, kronik seyreden, gelecekte yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilen bir hastalıktır.
Polkistik over sendromu hiperandrojenizm, insülin direnci, adet düzensizliği, infertilite(kısırlık), hirşutizm(kıllanma) ve abdominal obezite ile karakterizedir .Yüksek androjen salınımı ve anormal insülin aktivasyonu PKOS’a zemin hazırlarken, hastaların çoğunda hirşutizm(kıllanma) ve adet düzensizliği oluşmaktadır. Bu hastalarda östojen ve progesteron hormonlarının seviyeleri düşüktür. Diyabet hastalarında polikistik over sendromu oluşma riski fazla aynı zamanda Polikistik over sendomu hastalarında ilerde Tip 2 diyabet oluşma riski fazladır.
Oluşum nedeni tam olarak bilinmemektedir. Ancak kalıtımsal faktörler, hormonel bozukluklar gibi obezitenin de etkili olabileceği savunulmaktadır.
2.BELİRTİLERİ NELERDİR?
Pcos hastalığı genel olarak 15-50 yaş aralığındaki kadınlarda görülür .Bir çok kişi pcos hastası olduğunu bilmemektedir. Her kadında çıkan belirtiler ve şiddeti farklıdır.Eğer sizde de aşağıdaki belirtiler mevcut ise mutlaka kadın doğum doktoruna başvurunuz.
- Adet düzensizliliği yada adet görememe(amenore)
- Saçlarda dökülme
- Yüz bölgesinde akne veya sivilce oluşması
- Vücutta kıllanmanın artması
- Kilo artışı
3.BESLENME TEDAVİSİ NASIL OLMALI?
Hastalarda ılımlı bir kilo kaybı menstual döngüyü düzenlediği ve glilkoz toleransını artırdığını gözlemlenmiştir..Beslenme tedavisinde öncelikle oluşan insülin direncini azaltmak sonr ada hormonel kontrolün sağlanması amaçlanmalıdır. Beslenme tedavisi, egzersiz ve vücut ağırlığı kaybıyla, polikistik tablonun hafiflemesi öngörülürken, bu bireylerin beslenme alışkanlıklarını değiştirmekle ilgili çok fazla metabolik engele takılmaları, tedavinin etkisini azaltmaktadır. Ghrelin düzeyindeki farklılıklar vücut ağırlığı, pankreatik ve endokrin işlevler, glukoz metabolizması ve over işlevleri ile ilgili düzensizliklere yol açmaktadır. Ancak PKOS’un obezite, menstrual siklus bozukluğu, hiperkolesterolemi, hirşutizm, cilt ve iştah sorunları, artmış kan glukoz düzeyi ve hormon dengesizliği gibi tipik semptomlarının beslenme tedavisi ile düzeldiği belirlenmiştir.Beslenme tedavisinin diyetisyen tarafından hazırlanıp kişiye özel olması gerekmektedir
Karbonhidrat
PKOS’ta beslenme tedavisinde, glisemik indeksi yüksek karbonhidratların azaltılarak, glisemik indeksi düşük karbonhidratların arttırılması önerilmektedir Besinlerin glisemik indeksinin düşük olması, insülin direncinin azaltılmasında, dolayısıyla tokluk hissinin oluşması ve acıkmanın gecikmesinde önemlidir. Tam buğday ekmeği, kepekli, çavdar esmer ekmek çeşitleri tüketilebilir.
Protein
Diyetin protein içeriğinin yüksek olması, tokluk sağlarken insülin duyarlılığını arttırmakta üreme ve endokrin işlevleri düzeltmektedir. PKOS ’lu obez bireylere 24 hafta boyunca uygulanan egzersiz ve yüksek proteinli düşük enerjili diyetin, menstrüal siklus ve fertilite üzerinde olumlu etkilerinin olduğu, cinsiyet hormonları ve insülin düzeylerinin istatistiksel açıdan anlamlı şekilde düzeldiği saptanmıştır. Proteinleri karbonhidrat kaynakları ile beraber tüketmek kan şekeri regülasyonu için önemlidir.
Yağ
PKOS’ lu hastalarda çoklu doymamış yağ asitlerinden zengin omega-3 yağ asidinin ek olarak alınması önerilmektedir. Yapılan bir çalışmada katılımcılara günlük 4 g omega-3 yağ asidi verilmiştir. Omega-3 alımının kan yağlarından trigliseridi, sistolik ve diyastolik kan basıncını istatistiksel olarak anlamlı şekilde azalttığı saptanmıştır. Ceviz, badem, fındık gibi yağlı tohumlar, somun uskumru gibi balıklar diyet listesinde yazılabilir. Diyetteki çoklu doymamış yağ asitlerinin artması ise insülin direncini azaltarak, kontrolsüz insülin salınımını engellemektedir. Tereyağı, margarin, mayonez ve krema gibi gıdalardan uzak durulmalıdır.
Posa (Lif)
Diyette posa kaynağı olan sebze, meyve ve tam tahıllı besinlerin daha çok yer alması sağlanmalıdır. Öğünlerde salatalara yer verilmesi kan şekeri regülasyonu için önemlidir. Yine kullanılan sebze ve meyveler glisemik indeksi düşük olmalıdır.Haftada iki yada üç defa kurubaklagil yemeği yapılmalıdır.Ekmek tercihleri beyaz ekmek yerine posa miktarı fazla olan tam buğday, kepekli, çavdar veya esmer ekmek olmalıdır.
4. POLİKİSTİK OVER ‘ DA EGZERSİZ VE STRES
PKOS’lu kadınlarda günlük 30 dakika orta şiddette yapılan düzenli egzersiz vücut ağırlığının korunmasında ve kontrolünde önemlidir. İnsülin duyarlılığını artırmaktadır.
Stres, kan glukozunu yükseltmekte ve yüksek düzeyde seyreden kortizol, insülin direncini şiddetlendirmektedir. Bu yüzden stres yönetiminin sağlanması büyük önem taşımaktadır. Bu konuda psikolojik destek alınabilir.
Yıldız Yaşar
Diyetisyen