FİRMA KAYIT
Geri Bildirim
Romantik Kıskançlık
Romantik Kıskançlık

Romantik Kıskançlık

1181

Romantik kıskançlık, önem verilen bir ilişkide problem yaşanmasına veya ilişkinin kaybedilmesine neden olabilecek bir tehlikenin varlığının hissedilmesi durumunda verilen tepki olarak açıklanmaktadır.

Romantik kıskançlık, eski ilişki deneyimlerinden, kişisel yatkınlıktan etkilenir. Ancak kişinin kıskançlığa yatkın olması, kıskançlığın hep meydana geleceği anlamına gelmez.

Kıskançlığın ne durumlarda yaşanıp nasıl ifade edildikleri kişiden kişiye göre değişmektedir. Kişinin yapısı, kültür, normlar bu durumu etkilemektedir. Romantik kıskançlığın etkileri de, bu durumun nasıl yaşandığı, ifade biçimleri, nasıl baş edildiğine göre olumlu ya da olumsuz olabilmektedir. Bazı durumlarda kıskançlık bireyin ilişkisini sahiplenmesine efor sarf etmesini sağlayabilir ama kıskançlık her zaman iyi etkiler bırakmıyor ne yazık ki. Kıskançlığın olumsuz etkiler yarattığı ve ayrılıklara yol açtığı da bilinmektedir. Kıskançlık bazı durumlar da partnere şiddet, cinayet gibi istemediğimiz durumlara neden olabiliyor maalesef.

Algılarımız; beklentilerimiz, inançlarımız, hedeflerimiz, duygu ve değerlerimizden etkilendiği için kişiye özgüdür. Yaşanılan kıskançlıkta algılarla ilişkili olduğundan dolayı kişiden kişiye göre değişebiliyor. Bu değişiklikler kıskançlığın ilişkilerde bazen olumlu bazen olumsuz olmasına yol açabiliyor. Genel anlamıyla kıskançlık gerçek ya da gerçekdışı fark etmeksizin yaşandığı durumlarda partnerlere ve ilişkiye kalıcı zararlar verebiliyor ve özgüven zedeleniyor. Kıskançlık algımız gibi kıskançlığa yüklenen anlam da kişisel farklılık göstermektedir. Kıskançlık, romantik ilişki yaşayan kimi bireyler için sevgilerinin bir göstergesi, kimi bireyler için de güvensizliğin göstergesi olabilmektedir.

Cinsel kıskançlık yaşandığında, bu tehdit, partnerin üçüncü bir kişiyle cinsel ilişkiye girdiğini ya da bunu arzu ettiğini bilmek ya da bundan şüphe duymaktan kaynaklanmaktadır. Duygusal kıskançlık yaşandığında ise, birey, partnerinin üçüncü bir kişi ile duygusal ya da aşk ilişkisinin olması tehditi ile karşı karşıyadır. Kıskançlığın yaşanışı ve ifade edilişi, kültür, kişilik ve ilişkisel özellikler gibi birçok etkenden etkilenmektedir.

Güvensizliğin fazla olduğu şüpheci kıskançlık türünün kötü olduğunu, ilişkiyi tehdit eden herhangi bir duruma tepki verilmesi ise iyi olarak değerlendirilmiştir

Kıskançlığın dozu da romantik ilişkilerde önemli bir noktadır. Kıskançlık normal düzeyde olduğunda ilişkiyi güçlendirebilir, partnerlerin birbirine olan yakınlığını arttırabilir. Fakat kıskançlığın dozu normalin üzerine çıktığında olumsuz durumlar ortaya çıkabilir. Kişi ilişkisine zarar verecek davranışlar sergileyebilir ve ilişki sonlanabilir.

Psikodinamik yaklaşım, romantik ilişkilerde de kişilerin bir rol üstlenmesine katkı sunduğunu savunur. Psikodinamik kurama göre; bireyin hayatına aldığı sadakatsiz partner ya da istemediği davranışları sergileyen partner kişinin yaşadığı talihsiz bir olay değildir, birey o partneri kendi isteğiyle hayatına almıştır. Bunun sebebi ise çocukluk çağında yaşadığı ve bilinçdışına yerleştirdiği aldatan ebeveyn örüntüleri, sevgisiz aile ortamı gibi örnekleri sunabiliriz.

Belli bir olgunluğa ulaşan bireylerle daha az olgun bireylerin kıskançlık durumları farklıdır. Belli bir olgunlukta ki bireylerin daha az kıskançlık gösterdiklerini işaret eden araştırmalar mevcuttur.

Yapılan araştırmalara göre evli olmayan bireylerin evlilere göre daha fazla kıskançlık gösterdikleri bulunmuştur.


Uzman Psikolog