Renkli ve bol şarkılı bir Disney animasyon klasiği.
Bu filmin yönetmenleri olan Ron Clements ve John Musker, Disney’in en görkemli ve kazançlı dönemini yaşadığı Rönesans Dönemi’nin mimarlarındandır. Küçük Deniz Kızı, Aladdin, Herkül ve Define Gezegeni gibi animasyonlarda hem hikayelere hem de karakterlere derinlikler, aksiyon ve mizah ekleyerek bu dönemin başarılı olmasında önemli bir pay sahibi oldular. 2 boyutlu ve el çizimi animasyonlar çok sevilse de 2000’li yıllarla birlikte bilgisayar teknolojisi destekli 3 boyutlu animasyonlar daha revaçta olmaya başladı. İşte bu iki yönetmenin el çizimi ve 2 boyutlu animasyon tekniğiyle yaptıkları son animasyon olan “Prenses ve Kurbağa” da aslında Disney’in bu dönemine ve eski usül klasiklerine bir veda niteliği taşıyor.
Herkesin bildiği “Prenses ve Kurbağa” masalındaki çıkış noktasının tersten ve daha renkli işlendiği hikayede, New Orleans’ta maddi açıdan zor koşullarda yaşayan ve siyah ırktan gelen Tiana’nın hikayesini izliyoruz. Yıllarca babasının hayalini gerçekleştirebilmek için çok çalışıp kendi restoranını açmak umuduyla para biriktiren Tiana’nın, talih bir gün yüzüne güler. Ancak kötü büyücü Gölge Adam tarafından kandırılan ve kurbağaya dönüşmüş Maldonya Prensi Naveen’le yolları kesişince beklendiğinin aksine Tiana da kendini kurbağaya dönüşmüş vaziyette bulur. İkili tekrar eski hallerine geri dönebilmek için sihirli bir ormanda Mama Odie’yi bulmak zorundadır.