Temel duygularımızdan olan kıskançlık duygusu da evrensel ve kaçınılmaz bir duygudur. Bu sebeple kardeş kıskançlığı aslında sağlıklı ve yaşanması gereken bir durumdur. Ancak yaşanan bu durumun sağlıklı olmamasını kıskançlığın derecesi belirler.
Kardeş kıskançlığı eve yeni gelen bebekle birlikte büyük çocuğun artık eskisi kadar sevilmeyeceğine ve ilgi görmeyeceğine inanmasıyla başlar. Bazı çocuklar kıskançlık duygusunu kardeşini ilk gördüğü andan itibaren şiddetli bir şekilde yaşamaya başlarken bazıları ise bu duyguyu kardeşi biraz daha büyüdüğünde yaşayabilir. Kardeş kıskançlığı aslında birçok olumlu ve olumlu olmayan duyguların birleşiminden oluşmaktadır. Çocuk bir yandan kardeşine öfkelenip, nefret ederken bir yandan sevgi, koruma ve yakınlık hissetme gibi duyguları yaşar. Bu farklı ve karşıt duygular karşısında her çocuğun kardeş kıskançlığına karşı geliştirdiği tepkiler de birbirinden farklıdır.
Kıskançlık yaşayan çocuklar nasıl tepkiler verir?
- Çocuk, küçük kardeşin yürümesiyle gülmesiyle ya da diğer davranışlarıyla daha faza ilgilenen anne babasının ilgisini çekebilmek için kardeşine karşı şiddet (vurma, itme, ısırma, itme) göstermeyi seçebilir. Böyle bir durum karşısında anne babasının çocuğa sadece yapma demesi ya da kızması bile çocuk için yeterlidir. Çünkü çocuk için kızmak da bir ilgi göstergesidir ve böyle bir durum karsısında çocuğun tek isteği olan ilgiyi annesi ya da babası ona vermiş olur.
- Çocuk, gün içinde ya da geceleri aşırı sinirli huzursuz ve yanındaki insanlara karşı öfkeli davranabilir kimi zaman çevresindeki eşyalar zarar verebilir. İnsanları ısırıp vurup kardeşine karşı duyduğu öfkeyi boşaltmaya çalışabilir.
- Anne babasından hiç ayrılmak istemeyebilir, onlarla birlikte uyumak isteyebilir eğer okula gidiyorsa okula gitmek istemeyebilir ve okula gitmemek için sürekli bahaneler (başım ağrıyor karnım ağrıyor, hastayım vb) üretebilir.
- Çocuk yukarıdaki davranışın tam tersi bir davranış da sergileyebilir. Anne babasından tamamen uzaklaşıp kendi içine de çekilmeyi seçebilir.
- Anne babasının kardeşiyle ilgilenmesini engellemek için elinden gelen her şeyi yapabilir.
- Çocuk kardeşini tamamen yok sayıp, onunla hiç ilgilenmeyebilir, sanki evde o hiç yokmuş gibi davranıp onu görmezden gelebilir.
- Çocuk önceden kendi başına yemek yiyebiliyorsa bile artık kendi başına yemek yemeye direnebilir, biberon kullanmak isteyebilir, alt ıslatma, parmak emme, bebeksi konuşma gibi davranışlarla önceki gelişim evresine gerilemeyi seçebilir. Çocuk aslında bu davranışlarla ben bebek olarak kalmak istiyorum, ben de bebeğim ve benimle de ilgilenin demek ister.
Anne baba şiddetli bir kardeş kıskançlığını maruz kalmamak için çocuklarına nasıl yaklaşabilir?
Anne baba çocuğu daha kardeşleri doğmadan ona eve yeni bir bebeğin katılacağını onu ve yeni katılacak bebeği her zaman ve her koşulda çok seveceklerini anlatmalı. ( Bunu yaparken seni her zaman daha çok seveceğiz ya da ondan daha çok seveceğiz gibi cümleler kurmaktan kesinlikle uzak durulmalı.)
Yeni doğacak çocuk için yapılan alışverişlerde çocuğun da düşünceleri alınması kardeşine hangisini alalım sence diye sorular sorulması ve yapılan alışverişlerde ona da yeni oyuncaklar ya da sevebileceği bir şeyler alınması çocuk için daha olumlu sonuçlar doğurabilir.
Ayıca;
Anne babalar kardeşi doğduktan sonra da durum ne olursa olsun kıyaslama yapmamaya özen göstermelidir. İkisine de dengeli bir ilgi ve sevgi göstermeye çalışılmalıdır. Seni çok seviyorum mesajı davranışlarla ve sözlerle sürekli verilmelidir. Çocuk ile yapılan bir programı kardeşinden kaynaklanan bir neden için iptal etmemeye de özen gösterilmelidir. Anne babalar tüm bu olumlu davranışlara rağmen kardeş kıskançlığının önüne geçemiyor ve yıpratıcı sorunlar ile karşılaşıyorlar ise psikolojik bir yardım almaları gerekiyor olabilir.
Merve Yıldızlı
Psikolog