Filmin bazı sorunları olsa da son derece sevecen, insancıl ve pozitif bir ana karakteri var...
İsviçreli yazar Johanna Spyri’nin Heidi kitapları, İsviçre’nin dünyaya unutturduğu bir ayıbı ima ederek hikayesine yediren çocuk kitaplarıydı. Sahipsiz ya da suçlu çocukların çiftlik sahipleri ya da zengin evlerin beyefendileri tarafından köle olarak çalıştırılmasından bahsediyoruz...
Yetim ve öksüz olan Heidi de teyzesi tarafından önce Alpler’de yaşayan aksi dedesine bırakılır. Ancak Heidi bir süre sonra onun kendi etrafına kurduğu duvarlarını yıkar. Birbirleri için tam vazgeçilmez oldukları sırada ise teyze geri döner. Çünkü Heidi’yi zengin bir eve kiralamıştır. Frankfurt’taki bu burjuva evinde tekerlekli sandalyeye mahkum Clara’ya arkadaşlık etmesi gerekmektedir!