FİRMA KAYIT
Geri Bildirim
Deprem Sonrası Yapılması Gerekenler
Deprem Sonrası Yapılması Gerekenler

Deprem Sonrası Yapılması Gerekenler

1541

Yaşamımızda kontrol altına alamadığımız, ya da önceden kestiremediğimiz olayların var olduğunu anlamak ve kabul etmek çocuk ya da yetişkin olsun her insan için oldukça güçtür. Okul öncesi dönemdeki çocuklar depremin neden olduğu kayıplar ve yaşam şartlarında meydana gelen değişiklikleri anlamakta ve bunlarla başa çıkmakta oldukça zorlanırlar. Bu nedenle de ebeveynler ve yakın çevrenin desteğine ihtiyaç duyarlar. Deprem felaketi karşısında çocukların tepkileri birbirinden farklı olabilir.

Bazıları depremin hemen ardından çeşitli davranış değişiklikleri gösterirken, bazıları günler, haftalar veya aylarca hiçbir şey olmamış gibi davranıp daha sonra problemli davranışlar sergilemeye başlayabilirler. İlk yapılacak şey, fazla ayrıntıya girmeden, yalın bir biçimde depremin ne olduğunu anlatmaktır. Bunu yaparken aktarılan bilgilerin somut bilgi olmasına ve gerçeğe dayanmasına özen göstermeliyiz. Depremin de kar gibi, yağmur gibi, gök gürültüsü yahut mevsimlerin değişimi gibi bir doğa olayı olduğunu ifade etmek gerekir. Bazen yeryüzünde bulunan katmanların doğal bir şekilde hareket ettikleri ve bu hareket nedeniyle yeryüzünün sallandığı söylenebilir. Ancak depremin bir doğa olayı olduğunu söylerken, aynı zamanda bundan korkabileceğimiz de vurgulanmalıdır. Dikkat edilmesi gereken başka bir husus da, çocuğun sorduğu soruların geçiştirilmemesi veya üstünün kapatılmaması.

Çünkü çocukların güçlü olan hayal dünyası cevaplanmayan sorularla birleşir ve çocuk kendi cevaplarını aramaya başlarlar. Bu durum da çocuğun korkusunun artmasına neden olabilir. Bazı soruları cevaplamakta zorlandığınızda bu konuda bilim insanlarının araştırma yaptıklarını söyleyebilirsiniz. Burada önemli olan her soruya doğru cevap vermek değil, cevapsız soru bırakmamak, bir şekilde çocuğun merakını gidermektir. Sonrasında çocukların kaybetmiş oldukları güvenlik duygusunu, günlük yaşantı ve rutinlerini tekrar kazanabilmeleri için destekleyici, paylaşımcı ve güvenli bir ortamın sağlanması gerekiyor. Böylesine bir afetle başa çıkabilmeleri için temel birtakım baş etme mekanizmalarının kazandırılması için duygusal paylaşımla birlikte zihinsel açıdan da güçlendirmek gerekiyor. Bu süreçte iyi bir dinleyici olmak çok önemli. Bu sayede çocuklar duygularını kolaylıkla dile getirebilir.

Ayrıca güven verici, sabırlı ve anlayışlı bir yaklaşım sergilemek gerekiyor. Çocukların duygularını ortaya çıkarabilmek, ifade edebilmesini sağlayabilmek için konuşulabilir, resim yapılabilir veya öykü oluşturulabilir. Resim hem çok iyi bir anlatım aracıdır hem de paylaşım aracıdır. Resim aynı zamanda rahatlatır. Güç ve enerjiyi yeniden kazanma alıştırmaları olan oyunlar, kolaj çalışmaları, heykel, müzik gibi çeşitli sanat etkinlikleri duygusal zorluklar ve engelleri aşmada fayda sağlayabilir.

Çocukların çizdikleri resimler, oynadıkları oyunlar da güven duygusunun yeniden kazanılmasına, kendi güçlerinin farkına varmasına, neler yapabileceklerine ilişkin farkındalıklarının artmasını sağlayabilir. Ailede uyum sorunları ne kadar fazla ise çocuklarda da o kadar fazla olacaktır. Bu noktada aile desteği oldukça önemlidir. Travmatik olayların sonrasında eski rutinlere yavaş yavaş dönülmesi gerekir. Travmatik olayların, ebeveynleri tarafından nasıl atlatıldığını görmek çocuklar için iyileştirici özelliğe sahiptir.

Ailelerin yapabilecekleri bu noktada ebeveynlik becerilerini geliştirerek çocuğa bir terapist gibi yaklaşmasıdır. Yaş ve gelişim düzeylerine uygun olacak şekilde şunlar yapılabilir;

  • Rahatlatmaya ve güven vermeye çalışmak,
  • Sık sık sevip okşamak
  • Uyumadan önce yanına gitmek, başını okşamak
  • Küçük çocuklarda bir süre ebeveynleri ile birlikte yatmasına izin vermek
  • Oyun hamurları ile oynama, çizme ve boyama yoluyla duygularını dışa vurmasına fırsat sağlamak
  • Okul çağı gibi daha büyük çocuklarda duygularını dile getirmesine fırsat vermek sabırlı, ilgili ve esnek olmak
  • Oyun oynamalarını teşvik etmek,
  • Basit ve yapılandırılmış küçük görevler vermek,
  • Dikkatleri kolaylıkla dağılabileceği için okulda ve evde çok çalışmasını beklememek,
  • Ergenlerde spor ve günlük faaliyetlere katılmaları için teşvik etmek
  • Hoşgörülü, anlayışlı yaklaşmak,
  • Okul başarılarıyla ilgili beklenti düzeyi azaltılmalıdır.


Çocuk Gelişim Uzmanı & Resim Analisti & Oyun Terapisti