ÖZGÜVENE SAHİP OLMAK BİR ÇOCUK İÇİN NEDEN ÖNEMLİDİR?
Bireyin kendini iyi hissetmesi; başarılı, dengeli ve haz aldığı bir yaşama sahip olup, olmaması ile özgüvenin yüksekliği ya da güvensizlik duyguları paralel süreçlerdir. Yaşamdan haz alabilmek için özgüvene ihtiyacımız vardır. Bu temel ihtiyacın karşılanmaması hayatı çekilmez kılabilir. Özgüven yaşamın ilk yıllarından itibaren yavaş yavaş gelişen bir duygudur. Çocukluk döneminde bu duygunun gelişmesine olanak tanınmaz veya eksik bırakılırsa yetişkin dönemde telafi edilmesi mümkün olmayabilir. Unutulmamalıdır ki; özgüvenli çocuklar, geleceğin özgüvenli yetişkinleri olacaktır.
ÇOCUKLARDA ÖZGÜVEN GELİŞİMİNİ NELER ETKİLER?
Özgüvenin gelişiminde özellikle çocukluk döneminin ilk yıllarında (3-4 yaş) anne-baba tutumları, yetiştirme biçimi bireyin kendisi hakkındaki duygularının oluşumunda ve özgüvenin derecesinde son derece önemlidir. Aynı zamanda arkadaş ve sosyal çevreden aldığı tepkiler de bu süreçte çok önemli bir rol oynar. Çocuk çevresinden aldığı tepkiler doğrultusunda kendine ilişkin olumlu ya da olumsuz bir benlik algısı edinir. Çocuklar, arkadaş veya sosyal çevre içinde bazen haksızlık ve istismara maruz kalabilirler. Bundan ne yönde ve ne derece etkilenecekleri aileden aldıkları temel güven duygusunun yeterliliğiyle doğru orantılıdır. Aile içinde sevildiğini, değerli bulunduğunu hisseden bir çocuk, çevreden gelecek olumsuz tepkilerden pek fazla etkilenmeyecek, etkilense bile çok kısa sürede bunu atlatacaktır. Ebeveynlerden biri ya da her ikisi,aşırı derecede eleştirel ve yüksek beklentili, mükemmeliyetçi ise ya da aşırı korumacı ve bağımsızlığını engelleyici ise, çocuğun kendine ilişkin duygu ve yargısı; yeteneksiz, yetersiz, değersiz olduğudur. Ebeveynler, aşırı korumacı tavırlarıyla çocuklarını koruduklarını, onlara iyilik yaptıklarını düşünürler. Çocuğunu aşırı sevgi ve ilgiye boğan, zorluk yaşamasın diye her şeyi kendisi yapan ve fazlaca kontrol eden ebeveyn tutumu; sorumluluk almayan, anne-babaya bağımlı, problem becerisi gelişmeyen özetle özgüveni gelişmemiş çocuklar oluşturur. Oysa ebeveynler, çocuğun girişimlerini destekler, gelişimini alkışlar, hata yaptığında doğrusunu bulmasına/yapmasına yardımcı olur, onu bu haliyle sevmeye ve kabullenmeye devam ederler ise çocuk da kendini kabul etmeyi, sevmeyi ve kendine güvenmeyi öğrenir. Yapılan diğer bir yanlış tutum ise çocuğu bir başka çocukla kıyaslamaktır. Kardeşi, kuzeni ya da komşu çocuğu ile kıyaslanan çocuk; kendini yetersiz hissettiği gibi başarmayı kendisi için değil, diğer çocuğu geçmek için ister hale gelip yarış atına dönüşür.
ÇOCUKLARDA ZAYIF ÖZGÜVENİN GÖSTERGELERİ NELERDİR?
Özgüveni zayıf olan çocuklar; duygusal, sosyal ve akademik konularda zorluk yaşarlar. Bu durum okulda ve yaşamın diğer alanlarında kendini çeşitli şekillerde belli eder. Çocuk ya aşırı kontrol kullanarak, duygusal anlamda aşırı kırılgan ve hassas, yeni deneyimlere kapalı, çekingen bir kişilik geliştirir ya da aşırı kontrolsüzlük ile zorba davranan, asi, otorite ile çatışan, sürekli problem yaratan tutum ve davranışlar sergiler.
Aşırı Kontrollü Davranışın Göstergeleri
- Anne ve babaya bağımlı,
- Utangaç ve içine kapanık,
- Yeni aktivitelere girmekte isteksiz,
- Başka çocuklarla kaynaşmakta sıkıntı çeken,
- Yeni durumlarla karşılaştığında ürkek davranan, uyum sağlayamayan,
- Davranışlarının olumlu biçimde düzeltilmesinden bile hemen incinen ve rahatsız olan,
- Kendini aşağı görme alışkanlığı edinmiş,
- Yanlış yapmaktan ve başarısızlıktan çok korkan,
- Sürekli diğerlerini memnun etme çabası içinde olan çocuklardır.
Aşırı Kontrolsüz Davranışın Göstergeleri
- Saldırgan ve zorba,
- Öfkeli ve kızgın,
- Sık sık okuldan kaçan,
- İşbirliğine yanaşmayan,
- Yardım almak istemeyen,
- Sürekli sevilip sevilmediğini soran,
- Kendi hataları için sürekli başkalarını suçlayan,
- Görevlerini yerine getirirken özensiz davranan,
- Sorumluluklarının bilincinde olmayan,
- Herkesten üstünmüş gibi davranan,
- Kendine ve başkalarına ait eşyaları hor kullanmaktan çekinmeyen çocuklardır.
Aşırı kontrolsüz davranışlar gösteren çocuklar, kendilerine, başkalarına zarar verdiği ve çevreyi rahatsız ettiği için daha fazla dikkat çeker, ailesi ya da öğretmenleri tarafından sürekli olarak uyarılır ve cezalandırılır. Bu çocuğun güvensizliğini daha da pekiştirir. Aşırı kontrollü çocuklar, kimseyi rahatsız etmedikleri için tutumları önemsenmez, sorun olarak görülmez. Ancak bu da aynı biçimde etki yaparak çocuğun özgüven yetersizliğinin pekişmesine neden olur.
ÇOCUĞUN ÖZGÜVEN GELİŞİMİ İÇİN ANNE-BABA TUTUMU NASIL OLMALIDIR?
- Evdeki herkesin birbirine güvendiği bir ortam oluşturun. Güvenli bir ortamda yetişen çocuk, duygu ve düşüncesini, sevgisini, başarı ya da başarısızlığını, hayal kırıklıklarını aile fertleriyle rahatça paylaşabilir. Bu onun özgüveninin gelişmesini sağlar.
- Onunla ilgili duygularınızda açık olun. Sevginizin onun başarı ya da başarısızlığına bağlı olmadığını, varlığının sizin için ne derece önemli olduğunu ve ne olursa olsun onu daima seveceğinizi ona hissettirin.
- Çocuğunuzun gerçek kapasitesinin farkında olun. Zayıf yanlarını görmezlikten gelmeyin. Dürüst olun. Onları eleştirirken tüm kişiliğine yaymayın. Çocuk kendindeki eksiklik ve kusurların farkında olmalı, kabullenmelidir. Bunun yanı sıra güçlü olduğu yönleriyle de gurur duyabilmelidir.
- Davranışlarınızla ona model olun. Onda görmek istediğiniz davranışları ona ya da başkalarına karşı göstermeyin. Çocuklar size ya da diğerlerine sizin ona davrandığınız gibi davranacaktır. Ona şiddet kullandığınızda, şiddetin normal olduğu mesajını verirsiniz.
- Çocuğunuzun yanlışlarını, onu suçlamadan ve onun tüm kişiliğini eleştirmeden tartışın. Yaptığı yanlışları, ona saldırıp eleştirmeden konuştuğunuzda bunu anlamak ve düzeltmek için çaba sarf eder. Onun tüm kişiliğine değil, yaptığı hataya hitap ederek konuşun.
- Ondan beklentileriniz onun yaşına ve seviyesine uygun olsun. Her çocuğun farklı bir kapasite ve seviyesi vardır. Çocuğunuzun neyi yapıp, neyi yapamayacağının farkında olun. Başka çocukların başarabildiği şeyleri o da başarmak zorunda değildir. Bir şeyi yapamayacağını bildiğiniz halde bunu ondan bekleyip sonunda hayal kırıklığı yaratmayın. Ulaşabileceği hedefler amaçlayıp başarılı olmalarını sağlayın.
- Özgüvenli olmak kibirli veya kendini beğenmiş olmak değildir. Özgüvenli davranış; kabul görmüş olmanın verdiği kendini rahat, iyi ve güvende hissetme durumudur. En küçük başarısında şımaran, kibirli davranışlar gösteren çocuğun aslında kendine olan güveni ya yok ya da çok düşük demektir. Böyle bir durumda çocuğunuzun bir özgüven sorunu olduğunu fark edip hemen önlem alın.
- Çocukların birbirlerinden farklı olduklarını ve her çocuğun kendine özgü bir yeteneği olduğunu unutmayın. Her çocuğun kendine özgü farklı özellikleri, yetenekleri ve başarılı olduğu alanlar vardır. Çocuğunuzun ilgi alanı ve yetenekleri doğrultusunda faaliyetlere katılmasına imkân sağlayarak onun sahip olduğu kapasitesini ortaya çıkarması, kendisiyle ilgili yeni keşifler yapması için destekleyin.
- Çocuğunuza sorumluluklar verin. Kendisine güvenilip sorumluluk verilen çocuk, kendini yararlı ve önemli hisseder.
- Onun her şeyine değer verdiğinizi ve takdir ettiğinizi belirtin. Sadece çok özel yetenek ya da başarısında değil, küçük bile olsa yaptığı güzel ve doğru davranışları için onu övün ve bunun ne kadar önemli olduğunu belirtin.
Sena Tarakçı Albayrak
Çocuk Gelişimci & Aile Danışmanı & Oyun Terapisti