FİRMA KAYIT
Geri Bildirim
Çocuklarda Özgüven Gelişimi
Çocuklarda Özgüven Gelişimi

Çocuklarda Özgüven Gelişimi

575

Çocuklarda Özgüven Nedir? Ne Değildir?

Çocuğun kendi becerilerine güvenmesi, kendine karşı iyi ve olumlu hisler beslemesidir. Becerilerinin ve yapabileceklerinin sınırını bilmesi ve gerektiğinde yardım almaktan çekinmemesidir.

Her türlü durumu yapabilir algılamak, her şeyi kendi başına halletmeye çalışmak diğer hiç kimseden destek kabul etmemek, tüm sınırları zorlayarak istediği duruma ulaşmaya çalışmak ya da her türlü durumda neşeli ve kaygısız olmak özgüven değildir.

Özgüven, çocuklarının doğumundan itibaren her ana-babanın uğraştığı bir konu. Çocuğun özgüvenini geliştirmek, korumak ve artmasını sağlamak, çocuk yetiştirme becerilerinin başında gelir; çünkü yeterince gelişmiş özgüven duygusu, öğrenme yetisini, sosyal ilişkilerde başarıyı, hem de gelişim yüzlerini etkileyen önemli bir duygudur.

Özgüven, bir insanın tavırlarını, duygularını ve kişisel özelliklerini; yetenek, beceri, görünüm ve toplumsal kabul edilirliğini nasıl değerlendirdiği ve ne dereceye kadar kabul edip onayladığıyla ilgilidir. Özgüven, bir başkası için anlam ifade etmeyecek kadar öznel bir değerlendirmedir.

ÇOCUKLARDA ÖZGÜVEN GELİŞİMİ NASIL DESTEKLENMELİDİR?

Özgüven, bizde doğuştan yoktur ancak geliştirilebilir niteliktedir. Bu konuda ebeveynlerin etkisi oldukça fazladır. Öncelikle özgüven gelişimi bebekle güvenli bağ kurarak başlar. Peki bu güvenli bağ nasıl kurulur? Bebeğin ihtiyaçlarının giderilmesiyle kurulmaya başlar. Anne bebeğin ihtiyaçlarını ilgili bir şekilde zamanında karşılarsa, bebek anneye güvenir. Bu durum; bebek tarafından “güvendeyim ve ben değerliyim” hissiyle pekişir anneye olumlu ve güvenli bir bağ kurulur.  Anne-babanın desteğiyle çocuğun özgüven gelişimine de katkı sağlanabilir. Çocukların sevilmesi; değer ve kabul görmesi özgüven gelişimi için oldukça önemlidir. Özgüven, aynı zamanda çocukların başarılı bireyler olabilmesinde de en büyük etkilerden biridir. Kendine güvenen kişilerin başarma konusunda gereksiz kaygıları yoktur. Bu sebeple daha yaratıcı, daha girişken kişiler olmakla birlikte başarısızlık konusunda karamsar fikirlerden uzaktırlar. Örneğin bir çocuğun becerileri sahip olmak istedikleriyle örtüşmüyorsa, kendisini yetersiz hissedebilir ve bu durum onun özgüven duygusunun düşük olmasına yol açabileceği gibi, düşük özgüven de ders başarısını ve toplumsal ilişkilerini olumsuz yönde etkileyebilir.

Kendini değerli hissetmeli

Çocuğun özgüveninin gelişmesi için kendini iyi hissetmesi ve kendiyle barışık olması önemlidir. Çocuğa değer vererek ve gelişimine destek sağlayarak kendilerini iyi hissetmelerini, böylelikle de kendileriyle barışık olmalarını sağlayabiliriz

Kendini rahat ifade edebilmeli

Çocukların kendilerini rahat ifade edebilmeleri için öncelikle evde sözünün kesilmeden dinlenmesi önemlidir. Konuşurken cesaretlendirilmesi, hatalarının yüzüne vurulmaması  gerekir. Anne babaların mükemmeliyetçi olmak yerine daha toleranslı olmalıdırlar.

Çocuktan beklentiler yaşına uygun olmalı

Ailelerin çocuktan beklentilerinin yaşına uygun olması oldukça önemlidir. Bu beklentilerin çocuğun yaşının altında olması ya da hiç olmaması, çocuğun kendini geliştirmesi konusunda desteklenmemiş olduğunu gösterir. Böylelikle çocuk beklentilerin karşılanması konusunda ailenin ona güvenmediği hissine kapılır, kendini değersiz ve yetersiz hisseder.

Yaşının üzerindeki beklentiler de çocuğu olumsuz etkilemektedir. Çocuktan yapabileceğinden fazlasını beklemek onu zora sokar. Kendisinden beklenilenin üstesinden gelemediğinde hevesi ve motivasyonu düşer, yetersizlik hissine kapılır.

Huzur ve güven olmalı

Yetiştiği ortamın huzurlu ve güvenli olması, bir birey olduğunun ve ona değer verildiğinin farkında olması, duygu ve düşüncelerine önem verilmesi, yönlendirmenin ve desteğin verildiği bir ortam olması, kabul görmesi ve hislerinin tanınması çocuğun özgüven gelişimine katkı sağlamaktadır.

Örnek olunmalı

Anne-baba çocuğa davranışlarıyla örnek olmalıdır. Özgüveni tam olan aileler bunu da çocuklarına yansıtır. Hatalarını, eksik yönlerini çocuğa itiraf etmekten kaçınmamalılar. Özgüven, aynı zamanda eksikliklere, başarısızlıklarla barışık olup onlara da sahip çıkmaktır. Pozitif yaklaşmak çocuğa da güven vermektedir. Anne-baba çocuğuna güvenirse çocukta kendine güvenir ve daha cesaretli olur. Bu konuda başka çocuklarla kıyaslama yapmak çocuğu olumsuz etkilemektedir. Her çocuğun farklı yetenekleri, farklı gelişim özellikleri, farklı karakterleri vardır. Aynı kefeye sokmaya çalışmak, aynı beklentiye girmek başaramadığı noktalarda çocuğu karamsarlığa, içe kapanıklığa iter.

Karar vermeleri için fırsat verilmeli

Anne-babalar çocuklara karar vermeleri, kendilerine küçük hedefler koymaları ve bu hedeflere ulaşmaları konusunda destek vermelidir. Kendi seçimlerini yapmaları ve bunları yaşamaları konusunda fırsat verilmelidir.

Sorumluluk almalı

Gerekli yerlerde, gerekli yönlendirmelerle birlikte çocuklara sorumluluk almaları konusunda destek verilmelidir. Çocuğun aldığı zor sorumluluklarda ya da ona verilen zor görevlerde anne-babanın desteğini almak da çocuğa iyi gelecektir. Çocuk sorumluluk konusunda ilk olarak yönlendirilmeli, destek verilmeli, zorlandığı noktalarda bunun açıklaması yapılmalı ve destek yavaş yavaş azaltılmalıdır.

Suçlanmamalı ve karakteri eleştirilmemeli

Yaptığı yanlışlar ve başarısızlıklar konusunda onu suçlayıp, eleştirmek vazgeçmesine sebep olurken, açıklayıcı konuşmalar yaptığımızda durumu anlayamaya ve çaba harcamaya teşvik etmiş oluruz.


Uzman Klinik Psikolog