İnatlaşma, çocuklarda sık sık ve her yaş döneminde görülebilir. En yoğun olduğu dönem ise bebeklikten çıkılıp erken çocukluk dönemine girilen 2-3 yaş civarıdır. Bu kimi zaman bir davranış, kimi zaman bir tepkidir. Çocuklar inatlaşarak ya da ağlayarak anne-babaya isteklerini yaptırabileceklerini görürler,öğrenirler ve bunu kullanırlar. Bu dönemin gelişimsel özelliklerine baktığımız zaman artan hareket kabiliyeti (yürüme, koşma, basamak çıkma),çocuğun kendini fark etmesi, (“Ben” farkındalığı,),konuşmanın başlaması (kendini ifade etme ancak sınırlı kelimeler evet, hayır, istemiyorum),Tuvalet eğitimi (bedensel kontrolü sağlama) gibi gelişimsel aşamaların çocukların yaşamında önemli hale geldiğini görüyoruz. Bu gelişimsel ilerlemeler çocuğun bağımsız bir birey olması için önemlidir .Çocukların bağımsız birer birey olduklarını fark etmeleri de inatlaşma davranışını tetiklemektedir. Çocuklar bu süreçte çevrelerindeki herkesle çatışabilirler ve bu durum çoğu zaman tutarsızdır. Çatışma içerisindeyken sürekli olarak fikir değişikliğine gidebilirler. Hatta durum o kadar değişkendir ki aileler çoğu zaman çocuğun ne istediğini anlamakta bile güçlük çekerler. Çocuğun bu süreçteki tek amacı, söylenenin aksini yapmaktır. Onun amacı aslında bağımsız bir birey olduğunu, kendi kararlarını kendi verebileceğini ve tercihleri onun da yapabileceğini göstermektir. Bunun farkına varamayan ebeveynler, çocukla gereksiz çatışmalara girerek yıpranmaya ve yıpratmaya yol açabilirler. Unutulmamalıdır ki, 2 yaştan sonra çocuk, “hayır” dönemine girmektedir; bu söylenenenlerin reddedilmesi ve her şeyin inatlaşarak çözülmeye çalışılması, söz dinlememe dönemidir ve bu geçici bir süreçtir.Bu dönemde çocuklar ağlayarak, çığlık atarak, kendilerini yere atarak, öksürerek ve hatta kusarak istedikleri şeyin yapılması konusunda başarılı olurlar. Anne babalar, özellikle sosyal alanlarda bu tür davranışlar karşısında pes etmek zorunda kalırlar.Bu süreçte onunla inatlaşılması ve çatışmaya girilmesi inatlaşma davranışının çocukta karaktere dönüşmesine ve kalıcı olmasına sebep olmaktadır.
BAŞA ÇIKMA YOLLARI:
- İnatlaşma durumunda yapılacak en önemli şey soğukkanlılığınızı koruyarak çatışmaya girmekten kaçınmak olmalıdır. Onun, “sizin çocuğunuz” olduğunu unutmayarak, uzlaşmacı ve yumuşak bir ses tonuyla karşılık vermeniz, yüksek ses ve şiddetten uzak durmanız gerekmektedir.Onun sizin rakibiniz olmadığını unutmayın.Onunla güç savaşına girmek yersiz olacaktır. Burada önemli olan kimin kazanacağı ya da kimin daha güçlü olduğu değil, elde edemeyeceği şeyden vazgeçmesini sağlamaktır.
- İstediğinin neden olmayacağını açık ve basit bir şekilde dile getirin. Bunun olamamasına sizin de üzgün olduğunuzu fakat şartların bunu gerektirdiğini açıklayın. Bu şekilde duygularınızı dile getirmeniz onun hem rahatlamasını sağlayacaktır, hem de sizi ona devamlı engel olan ve kurallar koyan bir düşman olmaktan çıkaracaktır.
- İnatlaşma konusunda dikkat edilmesi gereken başlıca bir konu ise tutarlılıktır. Ona önce “hayır” dediğiniz bir şeyi kabul etmediği için “evet” e çevirirseniz bunu size karşı kullanmaya başlayacak, her seferinde “evet” e dönüştürebileceğine inandığı için inatlaşması ve çatışması şiddetlenecektir.
- Ona yaptırmaya çalıştığınız şeydeki üslubunuz da çok önemlidir. “Hemen yemeğini ye!” acıkan bir çocukta bile bir inatlaşmaya yol açabileceği gibi, “Yemek hazır, hadi gel hep birlikte yemeğimizi yiyelim.” Gibi daha yumuşak bir tavır aranızdaki paylaşımı ve iletişimi de arttıracaktır.
- İnatlaşma başladığını bazen görmezden gelerek sakinleşmeyi beklemek de faydalı bir yol olacaktır.Yapılan her türlü çabaya rağmen çocuk inatlaşmaya devam ediyorsa o esnada dikkatini başka bir yöne çekmeye çalışın. Bu sevdiği bir oyuncağı, etraftaki herhangi bir havyan ya da nesne, oyun, çizgi film olabilir.
- Aynı zamanda bu dönemde çocuklara devamlı “hayır” denmesi de olumsuz bir tutumdur. Ne kadar çok “hayır” derseniz, o kadar çok “hayır” alırsınız. Her şeye hayır demek yerine, yapabileceklerinizi ve yapamayacaklarınızı belirleyip, yapamayacaklarınızı da ona açıklamanız gerekmektedir.
- İnatçılık krizlerinde yapılabilecek en mantıklı şey çocuğa seçenek sunmaktır. Böylelikle hem ona istediğini vermiş olur; yani onun da bir birey olduğunu, hayatı hakkındaki kararları kendi seçebildiğini göstermiş olur hem de sizin istekleriniz doğrultusunda onunla uzlaşmış olursunuz. Bu, inatlaşma sorununu çözmüş olmakla birlikte aynı zamanda çocuğun özgüven gelişimi için de oldukça önemli bir adımdır.
Abakay Aydın
Uzman Klinik Psikolog